Kendinizi bir saatle şımartmak her zaman özel bir an olmalıdır. Bir saat seçme deneyimi, kendinizi şımartmanın bir parçasıdır ve değer verdiğiniz bir an olmalıdır. İlk seçmeden önce denemelisiniz. Bileğinizin boyutuna bağlı olarak bir saatin size uygun olup olmadığının anlamanız için boyutunu, kalınlığı ve tepenin şeklini incelemelisiniz.
Ardından, yeni saatinizi nerede takacağınızı düşünün: ofiste mi, tatilde mi, bisikletle mi yoksa başka sporlar için mi? Belki yukarıdakilerin tümü için takabileceğiniz bir saat istersiniz? Öyleyse, saatinizin su geçirmez olup olmadığını kontrol edin ve metal veya çok amaçlı bir kayış tercih edin.
Deneyimli saat tutkunları ve saatlerinden biraz daha fazlasını bekleyenler genellikle çeşitli gelişmişlik seviyelerindeki mekanik saatleri tercih ederler. Pratik olarak sınırsız bir ömre sahip bu saatler genellikle nesiller boyunca aktarılır. İki tür mekanik saat vardır: Hareketlerinizden gelen enerji “motora” güç sağlamak için yeterli olduğu için kurulması gerekmeyen otomatik saat ve her gün (veya daha fazla) ayarlanması gereken manuel saat.
Daha küçük bir bütçeniz varsa veya saat biliminin daha ince ayrıntılarıyla özellikle ilgilenmiyorsanız, kuvars (pille çalışan) bir saat işinizi görebilir. Bu saatler en ucuz saatler olma eğiliminde olsalar da, aynı zamanda en doğru zaman tutuculardır.
Kişiliğiniz ne olursa olsun, keşfedilmeyi bekleyen koca bir saat dünyası var. Unutma, bu senin saatin, başkasının değil! Sunulan saat yelpazesi son birkaç yılda önemli ölçüde genişledi ve artık aralarından seçim yapabileceğiniz koca bir dijital saat dünyası var.
İnsanlar saat dünyasını keşfettiklerinde, genellikle tek bir saatin yeterli olmadığını görürler. Bekleyin ve amatörden koleksiyoncuya geçmenin ne kadar kolay olduğunu kendiniz görün!